CHP’Lİ ÖZTRAK BDDK’NIN KUVEYT TÜRK GÖRÜŞÜNÜ SORDU
ANKARA – 12.11.2013 – CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, BDDK’nın, bankaların kendi yönetimindeki iş adamlarının “yüzde 25’ten fazla ortak oldukları şirketlere kredi vermesinin” önünü açan görüşünü TBMM gündemine taşıdı.
BDDK’nın konuyla ilgili açıklamasında doktrin örneği olarak verilen çalışmalardan birinin yazarının “Ben böyle bir şeyi savunmadım” diyerek BDDK’yı yalanladığını, bir diğer doktrin örneğinde ise BDDK’nın kendi uzmanının imzasının bulunduğunu hatırlatan Öztrak, “BDDK’nın, Bankacılık uzmanlarının ‘Bankacılık Kanunu’nun ruhuna aykırı’ dediği görüşünü kendi uzmanının imzası bulunan bir makaleyle savunması ne derece etiktir?” diye sordu. Öztrak, BDDK’nın görüşünü savunmak için doktrin örneği olarak sunduğu makalenin, görüşün verilmesinden 1 ay sonra yayınlandığına dikkat çekti.
Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Dicle Elektrik Dağıtım AŞ’nin özelleştirmesi ihalesinde finansman sağlayan kuruluşlardan Kuveyt Türk’ün yöneticilerinden işadamı Abdullah Tivnikli’nin, dağıtım ihalesini kazanan şirketteki ortaklık oranının yüzde 25’in üzerinde olduğu iddialarını TBMM gündemine taşıdı. Öztrak, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Bankacılık Kanunu’nun 50. maddesinin “Bankaların, sermayesinin yüzde 25 veya fazlasına yöneticilerinin sahip oldukları ortaklıklara, ‘her ne şekil ve surette olursa olsun’ kredi vermesini yasakladığını” belirtti. Bu açık ve net yasağa rağmen BDDK’nın “ortaklık ‘dolaylı’ olduğundan yüzde 25’lik sınıra tabi değildir” şeklinde görüş verdiğini hatırlatan Öztrak, BDDK’nın konuyla ilgili yaptığı açıklamaya dikkat çekti.
-BDDK, GÖRÜŞÜNÜ KENDİNİ UZMANININ MAKALESİYLE SAVUNMUŞ-
BDDK’nın açıklamada, doktrinin de bu yönde olduğunu savunarak bazı çalışmalara atıfta bulunduğunu belirten Öztrak, Kurum’un doktrin örneği olarak sunduğu çalışmalardan birinde bir BDDK uzmanının imzasının bulunduğunu, bir diğer çalışmanın yazarının da “Ben böyle bir şeyi savunmadım, aksine BDDK’nın görüşüne katılmıyorum” şeklinde açıklama yaptığını belirterek şu soruları yöneltti:
“Bankalar Kanunu’nun 50. Maddesi çerçevesinde, geçmişte, BDDK’dan benzer konularda görüş talebinde bulunulmuş mudur? BDDK bunlara hangi görüşleri vermiştir? Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş’nin devri esnasında istenen ve haberlere konu olan BDDK görüşü, muhatapları tarafından BDDK’dan hangi tarihte istenmiş; BDDK buna hangi tarihte cevap vermiştir? BDDK’nın verdiği bu görüş bundan sonra benzer konularda gelecek taleplere emsal teşkil edecek midir? 2001 krizinden hemen önce kurulmuş, bankacılık sitemindeki tüm çarpıklık ve sıkıntıların doğrudan muhatabı olmuş BDDK’nın, geçmişin yanlış politikalarına dönüş sinyali vermesinin gerekçesi nedir? Bağımsız olması gereken BDDK’ya bu karar için herhangi bir baskı ya da telkin olmuş mudur? Kuveyt Türk’ün yönetiminde yer alan ve BDDK’dan görüş talep eden Abdullah Tivnikli’nin, hükümete yakın bir iş adamı olması, BDDK’nın bu görüşü vermesinde ne derece etkili olmuştur? Bankacılık uzmanlarının ‘BDDK görüşünün Bankacılık Kanunu’nun ruhuna aykırı olduğu’ yönündeki görüşleri basına yansırken, BDDK’nın kendi uzmanının imzası bulunan bir makaleyi doktrin örneği olarak sunması ne derece etiktir?”
Soru Önergesinin Tam Metnine Ulaşmak İçin: Soru Önergesi_Ali Babacan_BDDK_11122013