DEVLETİ ŞİRKET GİBİ DEĞİL, DEVLET GİBİ YÖNETMEK GEREKİYOR
CHP Sözcüsü Öztrak, sadece Hazine ve Maliye Bakanının ve Merkez Bankası Başkanının değişmesiyle ekonomideki sıkıntıların çözülemeyeceğini belirterek, “Artık tek adam rejiminin değişmesine ihtiyacımız var” dedi.
Türkiye’nin Saray rejimi inşa sürecinde yıkılan güçlü kurumlarını yeni bir anlayışla ayağa kaldırması gerektiğini vurgulayan Öztrak, “Artık devleti şirket gibi değil devlet gibi yönetmeye ihtiyacımız var. Bugüne kadar unutulan demokrasi, hukuk ve ekonomide seferberlik türkülerini söylemek yetmiyor. Türküyle beraber oynadığınız oyunu da değiştirmek gerekiyor” diye konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, bugün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesi üzerinde yapılan görüşmelerde şunları söyledi:
BAKANIN İSTİFA SÜRECİ DEVLET KRİZİNİN BOYUTUNU GÖSTERDİ
Bu yıl Komisyon görüşmeleri başlarken yetkililer “Ekonomi pik yapıyor” türküsünü söylüyorlardı ama son iki haftada önce Merkez Bankası Başkanı görevden alındı, sonra Hazine ve Maliye Bakanı kendi bütçesi görüşülmeden istifa etti, hem de devlet teamüllerinde görülmedik şekilde istifasını “insta”ladı. Gençler bu ifadeyi kullanıyor… Cumhuriyet tarihimizde bir ilk yaşadık. Ardından Bakanın bütün sosyal medya hesapları kapatıldı. Buhran yaşayan ülkemizde Maliyemiz ile Hazinemizi yöneten bir Bakan var mı, yok mu anlamak için 27 saat bekledik. Zaten yönetime güven yerle birdi. Bu istifanın şekli de belirsizliğe zirve yaptırdı. Demokrasisi güçlü, yönetimi kurumsallaşmış ülkelerde yaşanması mümkün olmayan böyle bir süreç, ülkemizde son iki yılda derinleşen devlet ve rejim krizinin boyutlarını ortaya koydu.
KAPATTIKLARI KURUMLARDAN YETİŞENLERİ ORTALIĞI TOPLASIN DİYE GETİRDİLER
Şimdi, bütçeyi savunmak üzere karşımızda yeni bir Bakan var, Sayın Lütfi Elvan. Kendisini yakinen tanırım. Devlet Planlama Teşkilatı’ndan yetişmiş, çok ehliyetli bir arkadaşımızdır. Ben yeni Hazine ve Maliye Bakanımıza görevinde en içten şekilde başarılar diliyorum. Gerek Sayın Elvan’ın gerekse Merkez Bankası Başkanı Sayın Ağbal’ın atamaları, yaşadığımız devlet krizinin bir başka boyutunu daha ortaya koydu. “Devleti şirket gibi yöneteceğiz” diye iş başına gelenler ekonomi yönetiminde çok büyük bir çöküşe yol açtılar, köklü kurumları kapattılar. Hükûmet bugün ama ortalığı toplasın diye bu köklü kurumlardan yetişmiş, daha önce kapattığı Devlet Planlama Teşkilatında ve Maliye Teftiş Kurulunda görevler almış iki ismi yeniden göreve getirmek zorunda kaldı.
DEVLETİ ŞİRKET GİBİ DEĞİL, DEVLET GİBİ YÖNETMEK GEREKİYOR
Şimdi türkü değişti, bu sefer millete acı ilaç içirmekten bahsedilmeye başlandı. Ancak güçlü devletler güçlü kuralları ve güçlü kurumlarıyla yaşar. Bu nedenle, sadece isimleri değiştirmekle bürokratları, bakanları değiştirmekle oyun değişmez. Artık kuralların yani tek adam rejiminin değişmesine ihtiyacımız var. Artık yıkılan güçlü kurumları yeni bir anlayışla ayağa kaldırmaya ihtiyacımız var. Artık devleti şirket gibi değil devlet gibi yönetmeye ihtiyacımız var. Bugüne kadar unutulan demokrasi, hukuk ve ekonomide seferberlik türkülerini söylemek yetmiyor. Türküyle beraber oynadığınız oyunu da değiştireceksiniz.
BÜTÇEYİ VE OVP’Yİ GERİ ÇEKİN
Eğer bunda samimiyseniz bu defa gömleğin düğmesini doğru ilikleyeceksiniz. Önümüzde duran 2021 bütçesini ve Orta Vadeli Programı gelin, geri çekin. Şu anda görüştüğümüz bütçe ve buna dayanak teşkil eden Orta Vadeli Programın tahminleri daha şimdiden kadük oldu. Orta Vadeli Programda “Bu yılın enflasyonu yüzde 10,5 olacak” diyordunuz ama görevden alınan Merkez Bankası Başkanı, görevden alınmadan biraz önce enflasyonun yüzde 12,1 olacağını açıkladı. Şimdi, yeni Merkez Bankası Başkanı enflasyon için kaç diyecek, bekliyoruz. Orta Vadeli Program “Bu yıl cari açık 24,4 milyar dolar olacak” diyordu ama yılın daha ilk dokuz ayında gerçekleşen cari açık 28 milyar dolar oldu. Enflasyon tahminî çökmüş, dış açık tahminî kadük olmuş bir Orta Vadeli Program ve buna dayanan bir bütçeyi “İş olsun torba dolsun” diyerek, Meclis’ten geçirerek güveni sağlayamazsınız.
DOLAR KURUNDAKİ DÜŞÜŞÜ YANLIŞ ANLAMAYIN
Ne yazık ki Sayın Bakanın sabah yaptığı sunumda ezber edilen oyunda bir değişim iradesi olmadığını arkadaşlarım bana aktardı. Türk Lirasından son birkaç gündür gözlenen hızlı değer kazancını lütfen yanlış yorumlamayın. Tüm ekonomik aktörler sizi izliyor. Piyasalara fısıldanan en az 400 baz puanlık faiz artışı ve dünyada Korona aşısının bulunmasından kaynaklanan küresel rallilerin etkisini güven sağlandı olarak düşünmeyin. Bu iki etkinin de ömrü kısa olacak. Bu fırsatı oyunu değiştirmek için kullanabilirseniz millete içireceğiniz ilacın acısı azalır. Aksi takdirde milleti dövizle faiz arasına sıkıştırırsınız. Her seferinde daha yüksek faiz artışlarıyla ekonomiyi boğarsınız.
BÖYLE GİDERSE MİLLET ZOMBİ ŞİRKETLERLE BAŞBAŞA KALACAK
Milleti zombi şirketler ve zombi bankalarla baş başa bırakıp perişan edersiniz. Onun için gelin, bu programı ve bütçeyi el birliğiyle ülkenin ve dünyanın gerçeklerine göre burada hep beraber yapalım. Bu ekonomik buhranın ciddiyetini anladığınızı ve ortak akla başvurduğunuzu göstermeniz bakımından da oyun değiştirici bir hamle olur. Gerçekten oyunu değiştireceğinize herkesi ikna edecek bir şeyler yapmanız gerekiyor. Son bir kez daha tekrarlıyorum: Bakan değişti, programı da, bütçeyi de değiştirin. Milletin oyunun değişeceğini gösterme fırsatını kaçırmayın.