TÜRKİYE’NİN FED’İN AÇIKLAMASINDAN BU YANA ZARARI 296 MİLYAR TL
-TÜRKİYE’NİN FED’İN AÇIKLAMASINDAN BU YANA ZARARI 296 MİLYAR TL: Türkiye ekonomisi döviz kurundaki ve faizlerdeki artış, varlık (hisse senetleri) fiyatlarındaki düşüş nedeniyle ABD Merkez Bankası Başkanı Bernanke’nin, “Artık para musluklarını kısmaya başlayacağız” dediği 22 Mayıs tarihinden bu yana toplam 296 milyar TL zarar etmiştir.
-KRİTİK SINIRIN ÜSTÜNDEYİZ: 2008’de bu ülkenin döviz açık pozisyonunun milli gelire oranı % 27 idi. Bugün aynı oran % 53’e çıktı. milli gelire oran olarak ikiye katlanmış. Bu bir rekor… Ben geçmiş rakamlara bir baktım. bu oran ne zaman %40’lara doğru gelmiş ekonomide çok sert şoklar yaşanmış. 2001 krizinden hemen önce bu oran % 37 imiş. 2008–2009 krizinden önce % 48’miş. Şimdi aynı oran % 53’lerde…
-BUNLAR İYİ GÜN BAKANI: İşler iyiyken başka ülkelere ekonomi dersi vermeye kalkışan ekonominin koordinasyonundan sorumlu Bakan’ın sesi soluğu şimdi nadiren çıkıyor. Hadi frenci bakanın sesi çıkmıyor, gazcı bakanın sesi neden kısıldı? Bunlar “iyi gün” bakanlarıymış. Fırtına başladı. Kaptanın ne kadar mahir olduğu şimdi ortaya çıkacak ama ortada dümene geçecek kaptan görünmüyor.
-HADİ CANIM SEN DE…: Kendi göbeğini kesmekten bahseden Başbakan ülkeyi yönettiği 11 yılda, dış borcu 2,7 kat artırarak 350 milyar dolara çıkardı, atadan, dededen kalan kamu varlıklarını sattı. bunlardan elde ettiği 46 milyar dolar parayı bir güzel kullandı, ülkemizin döviz açık pozisyonunu, 10 yılda 334 milyar dolar, yani 5 kat artırdı 420 milyar dolara çıkardı, bu ülkeyi önümüzdeki bir yıl boyunca her ay 20 milyar dolar dışarıdan borç bulmaya mahkûm etti. Şimdi çıkmış kendi göbeğini kesmekten bahsediyor. Rahmetli İsmet Paşa’nın böyle durumlarda kullandığı bir söz var arkadaşlar: “Hadi canım sen de…”
-KOLOMB’UN YUMURTASI: Bir Merkez Bankası başkanının kalkıp kurla ilgili nokta tahmin vermesi ve kurun serbest olduğu bir rejimde böyle bir tahmin vermesi son derece yanlıştır. Piyasaları tahrik edersiniz, piyasalar da sizi test etmeye başlar. Tutturabilecek misiniz, tutturamayacak mısınız diye bakar. Şu anda TCMB Başkanı’nın bu sözleri piyasalarda test ediliyor. Başkan sadece kuru vermedi, bir de faizleri verdi, bu kadar olacak dedi. Adeta Kristof Kolomb’un yumurtası gibi bir şey. Kolomb’un yumurtası kırılmadan dik durmaz. İkisini birden verip bu iş nasıl olacak? Hele dünyanın bu konjonktüründe bunu söylemek cesaret ister. Umarım bu yumurtayı kırmaz.
-PİYASALARI TAHRİK EDERSENİZ, PİYASALAR SİZİ TEST EDER: TCMB Başkanı Başçı’nın dolar kuru için yılsonu tahminini 1.92 TL olarak açıkladığının hatırlatılması üzerine de Öztrak, “Hiçbir zaman kurla ilgili nokta tahmin vermedim, vermem. Bir Merkez Bankası Başkanının kalkıp kurla ilgili nokta tahmin vermesi ve kurun serbest olduğu bir rejimde böyle bir tahmin vermesi son derece yanlıştır. Piyasaları tahrik edersiniz, piyasalar da sizi test etmeye başlar. Tutturabilecek misiniz, tutturamayacak mısınız diye bakar” dedi.
ANKARA-
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, küresel ekonomide tersten esen rüzgarların bazı ülkelerde fırtınaya dönüştüğünü, küresel iklimin değişmesiyle yeni dönemde en çok sıkıntı yaşayacak ülke listelerinde Türkiye’nin başı çektiğini söyledi. ,
-FED AÇIKLAMALARININ TÜRKİYE’YE FATURASI 296 MİLYAR TL-
Türkiye ekonomisinde, ABD Merkez Bankası Başkanı Bernanke’nin, “Artık para musluklarını kısmaya başlayacağız” dediği 22 Mayıs tarihinden bu yana yaşanan dalgalanma ile ilgili Hükümet kanadından gelen “Büyük bir faturası yok, Türkiye dışa açık bir ekonomi, fanus içinde değil” açıklamalarını da değerlendiren Öztrak, şunları söyledi:
“Ben de oturdum, 22 Mayıs’tan bu yana olan hareketlerin Türkiye’ye faturası nedir diye baktım. Borsa İstanbul bize benzer ekonomiler içinde en fazla düşen borsa oldu. Borsa, 22 Mayıs’tan bu yana dün itibariyle yüzde 30 değer kaybetti. Borsadaki şirketlerin değeri 176 milyar TL düştü. Yine Türk Lirası, dolar karşısında 4. en fazla değer kaybeden gelişmekte olan ülke para birimi oldu. 22 Mayıs’tan bu yana TL, dolar karşısında yüzde 11 değer yitirdi. Dolar kuru psikolojik sınır denen 2 TL’yi kolayca aştı. Bu kurdaki değişimin fiyatlara daha güçlü yansımasına yol açacak. Önümüzdeki günlerde iğneden ipliğe herşeye zam gelmesini beklemek gerekir. Sıcak paraya yaslanarak ekonomiyi yönetme anlayışı sonucunda, hızla yükselen döviz açık pozisyonu nedeniyle kurdaki artışla, Türkiye 97 milyar TL kur farkı zararı yazdı. Bunlar 3 ayda oldu. Bunun içinde reel sektörde faaliyet gösteren şirketlerimizin kur farkı zararı ise 35 milyar TL’ye ulaştı. Sadece borsa ve döviz kurunda değil; faizlerde de ciddi bir sarsıntı yaşandı. 22 Mayıs’tan bu yana faizlerde yüzde 100’lük artış var. Faizlerdeki artış nedeniyle yurtiçi yerleşikler, ellerindeki hazine kâğıdından 23 milyar TL zarar etti. Bunları topladığınızda, Türkiye ekonomisi döviz kurundaki ve faizlerdeki artış, hisse senetleri fiyatlarındaki düşüş nedeniyle 22 Mayıs tarihinden bu yana toplam 296 milyar TL zarar etmiştir. Bu zararın ikincil etkilerini önümüzdeki dönemde göreceğiz.”
-BUNLAR İYİ GÜN BAKANI-
Ekonomide bu ciddi sarsıntılar yaşanırken ekonomi yönetiminin düne kadar ses çıkarmadığını, işler iyiyken başka ülkelere ekonomi dersi vermeye kalkışan ekonominin koordinasyonundan sorumlu Bakan’ın sesinin soluğunun şimdi nadiren çıktığını belirten Öztrak, “Hadi ‘frenci bakanın’ sesi çıkmıyor, ‘gazcı bakanın’ sesi neden kısıldı? Bunlar ‘iyi gün’ bakanlarıymış. Fırtına başladı. Kaptanın ne kadar mahir olduğu şimdi ortaya çıkacak ama ortada dümene geçecek kaptan görünmüyor” dedi.
-BAKANLAR KAYIP, İŞ MERKEZ BANKASI BAŞKANINA KALDI-
Bakanlar ortada görünmeyince, “siyasi sorumlular gemiyi terk edince” bir şeyler söyleme görevinin Merkez Bankası Başkanı’na kaldığını, TCMB Başkanı’nın da panik içinde söylediği sözlerle ortalığı karıştırdığını anlatan Öztrak, bunun üstüne Enerji Bakanı’nın da “Kur nedeniyle maliyetler artsa da bunu elektrik fiyatlarına yansıtmayacağız” diyerek yaptığı “kahramanca” çıkışın belirsizliği daha da arttırdığını kaydetti.
-GENEL BAŞKAN YARDIMCILARI DA BAŞBAKAN’DAN GERİ KALMIYOR-
Öztrak, Başbakan’ın ekonomide yaşananlarla ilgili hatalarını kabul etmeyerek komplo teorileri üretmekle meşgul olduğunu belirttiği basın toplantısında, “Genel Başkan Yardımcılarına bağlı birimler de ondan aşağı kalmıyor. Bugün bir gazetede yer alan habere göre ‘zadegan faiz lobisi’, ‘kaos lobisi’ gibi kavramlarla Türkiye’nin son dönemde yaşadığı gelişmeler açıklanmaya çalışıyor” diye konuştu.
-HADİ CANIM SEN DE…-
Başbakan Erdoğan’ın “Güçlü Türkiye istemiyorlar, kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz sözlerini de değerlendiren Öztrak, 11 yıldır ülkeyi yöneten Başbakan’ın dış borcu 2,7 kat artırarak 350 milyar dolara çıkardı. kendisinden önceki tüm Cumhuriyet hükümetleri 80 yılda 110 milyar dolar dış borç kullanmışken, kendisi 10 yılda 220 milyar dolar dış borç kullandı. Bir de 20 milyar dolarlık IMF borcunu ödemekle övündü. Atadan, dededen, hani o hiçbir şey yapılmadığını söylediği dönemden kalan kamu varlıklarını sattı. Bunlardan elde ettiği 46 milyar dolar parayı da bir güzel kullandı.
Ülkemizin döviz açık pozisyonunu, 10 yılda 334 milyar dolar, yani 5 kat artırdı 420 milyar dolara çıkardı. Bu ülkeyi önümüzdeki bir yıl boyunca her ay bu Başbkan’ın politikaları 20 milyar dolar dışarıdan borç bulmaya mahkûm etti. Şimdi çıkmış kendi göbeğini kesmekten bahsediyor. Rahmetli İsmet Paşa’nın böyle durumlarda kullandığı bir söz var arkadaşlar: “Hadi canım sen de…”
-BAŞBAKAN YARDIMCISI, “KENDİ GÖBEĞİMİZİ KESEMEYİZ” DEDİ-
Başbakanın bu sözlerinden sonra, uzunca bir süredir sesi duyulmayan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı’nın çıkıp adeta Başbakan’a cevap vererek ülkeler için en tehlikelisinin içe kapanmak olduğunu belirttiğini, “Bunu asla yapmayacaklarını, Türkiye’yi dışa daha da açacaklarını” söylediğini ifade eden Öztrak, “Yani Başbakan Yardımcısı Başbakanına cevap verdi, ‘kendi göbeğimizi kendimiz kesemeyiz’ dedi” ifadelerini kullandı.
-KRİTİK YÜZDE 40 EŞİĞİ AŞILDI-
Hükümetin Türkiye’yi sıcak paranın insafına bıraktığını belirten Öztrak, 2008’de yüzde 27 olan döviz açık pozisyonunun milli gelire oranının 2008 yılındaki yüzde 27 seviyesinden bugün yüzde 53’e çıktığını hatırlatarak, “Bu bir rekor… Ben geçmiş rakamlara bir baktım. Bu oran ne zaman yüzde 40’lara doğru gelmiş ekonomide çok sert şoklar yaşanmış. 2001 krizinden hemen önce bu oran yüzde 37 imiş. 2008–2009 krizinden önce yüzde 48’miş. Şimdi aynı oran yüzde 53’lerde…” dedi.
-HÜKÜMETİN SICAK PARA OLMADAN EKONOMİYİ YÖNETME KABİLİYETİ YOK-
Hükümetin sıcak paranın olmadığı dönemde ekonomiyi yönetme kabiliyetinin olmadığını söyleyen Öztrak, “Hükümet tüm riskleri dikkate alarak ekonomiyi öncelikli gündemi yapmak zorundadır. ben bir süredir hükümeti uyarıyorum. İçinde bulunduğumuz konjonktürde hataya tahammül yoktur” uyarısında bulundu.
-ENERJİ, TEKRAR İTHALAT ARTIŞINDA ETKİLİ OLUYOR-
Bugün belli olan Temmuz ayı dış açık rakamlarına da dikkat çeken Öztrak, “İthalatta 7 aylık yüzde 7,6’lık bir artış var. Tek başına temmuzdaki artış yüzde 10. Ama önemli bir gelişmeye dikkat çekmek istiyorum. İlk defa altın ithalatı geçen senenin altında. Her dönem ithalat artışları yüksek gelirken altın ithalatı önemli bir rol oynuyordu. Şimdi ilk defa altın ithalatı geçen senenin altında kalarak fazla etkili olmuyor. Peki ne etkili oluyor? Maalesef enerji fiyatları yeniden ve hızla etkili oluyor” değerlendirmesinde bulundu.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Öztrak, Suriye’ye olası bir askeri müdahalenin Türkiye ekonomisine etkisinin ne olacağı yönündeki soru üzerine, Suriye ile olası bir savaşın yaratacağı risk algılamasındaki artışın ve bunun petrol, enerji fiyatlarına etkilerinin kırılganlıkları olan Türk ekonomisi üzerindeki etkilerinin ciddi sıkıntı yaratabileceğini ifade etti.
-PİYASALARI TAHRİK EDERSENİZ, PİYASALAR SİZİ TEST EDER-
TCMB Başkanı Başçı’nın dolar kuru için yılsonu tahminini 1.92 TL olarak açıkladığının hatırlatılması üzerine de Öztrak, şunları söyledi:
“Hatırlayacaksınız, Türkiye’nin en önemli krizlerinden birinde o krizi yönetmek üzere Hazine’nin başına gelmiştim. Ne ondan önce nede Hazine Müsteşarlığı yaparken hiçbir zaman kurla ilgili nokta tahmin vermedim, vermem. Bir Merkez Bankası Başkanının kalkıp kurla ilgili nokta tahmin vermesi ve kurun serbest olduğu bir rejimde böyle bir tahmin vermesi son derece yanlıştır. Piyasaları tahrik edersiniz, piyasalar da sizi test etmeye başlar. Tutturabilecek misiniz, tutturamayacak mısınız diye bakar.”
-BAŞÇI’NIN AÇIKLAMASI, KOLOMB’UN YUMURTASI-
Şu anda Başkan’ın bu sözleri piyasalarda test ediliyor. Başkan sadece kuru vermedi, bir de faizleri verdi, bu kadar olacak dedi. Adeta Krsitof Kolomb’un yumurtası gibi bir şey. Kolomb’un yumurtası kırılmadan dik durmaz. İkisini birden verip bu iş nasıl olacak? Hele dünyanın bu konjonktüründe bunu söylemek cesaret ister. Umarım bu yumurtayı kırmaz.”
-İŞSİZLİK FONUNUN KAĞITLARI SATILIRSA…-
Öztrak, başka bir soru üzerine, İşsiz Fonu kaynaklarının Türkiye fonunda kullanılacağı iddialarına değinerek, “Bir Türkiye fonu lafı çıktı ortaya, “Türkiye fonu nedir?” derken, işsizlik fonunda birikmiş paraların kullanılacağı söylendi. Demek ki birileri İstanbul’daki o büyük projelere dışarıdan yeterli finansmanı bulamayınca, “İçeride bir fon var mı? Fonda para var mı?” diye bakıyor. İşsizlik fonunda da 70 milyar TL civarında bir para vardı. Bu parayı alırsak seçimlere kadar, taahhüt ettiğimiz İstanbul’la ilgili yatırımları yaparız diye düşündüler ama bir şeyi fark edememişler. İşsizlik fonundaki o paralar Hazine kağıtlarına yatırılmış durumda. Bugün Hazine’nin kağıtlarına faizlerdeki yükselme nedeniyle ne kadar zarar yazıldığını açıkladım. Eğer Hazine kağıtları satılıp bu paralar Ulaştırma Bakanlığına o projeler için verilirse, o zaman piyasada acayip bir kağıt bolluğu olur, faizler daha da yükselir. Zaten öyle bir likidite de yok” dedi.
-VATANDAŞ YENİ BORCA GİRMESİN-
Bu ortamda vatandaşa önerilerinin sorulması üzerine de Öztrak, “Vatandaş yeni bir borç altına girmemeli. Enflasyonun yükselmesi önümüzdeki dönemde sabit gelirli vatandaşlarımızın gelirini reel olarak düşürecek, borç ödeme kapasitelerini zorlayacaktır. Diğer taraftan, işsizliğin artması halinde yitirilecek gelirler yine borçların ödenmesini zorlaştıracaktır. Vatandaşların çok dikkatli olması gerektiği, ayağını yorganına göre uzatması gerektiği bir dönemden geçiyoruz. Hele hele dövizle borçlanmasın…” yanıtını verdi.