CHP’NİN EKONOMİ RAPORU: MEMURA ENFLASYON FARKI ÖDENMELİ
ANKARA- CHP’nin ekonomi raporunda, Hükümet ile Memur-Sen arasında yapılan toplu sözleşme çerçevesinde bu yıl enflasyon farkı almayacak memurların, artan enflasyon karşısında ezileceği belirtilerek, “Hükümet mutlak surette gerekli düzenlemeleri yaparak memura enflasyon farkını vermeli” denildi.
CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcılığı’nın Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’ın koordinasyonunda hazırladığı 91. Ekonomik Görünüm raporu yayımlandı. 2014 Nisan ayı enflasyon verilerinin değerlendirildiği raporda, Nisan’da tüketici enflasyonunun yüzde 1,34 olduğu, böylece 2014’ün ilk dört ayında enflasyonun yüzde 5’e ulaşarak mevcut serilerde bir rekor kırdığı ifade edildi. Tüm yıl için hedeflenen yüzde 5,3’lük enflasyona, henüz yılın ilk dört ayında yaklaşıldığının belirtildiği raporda, 12 aylık enflasyonda ise yüzde 9,4’le son iki yılın en yüksek seviyesine çıkıldığı kaydedildi.
-KURDAKİ ARTIŞ HENÜZ TAM OLARAK FİYATLARA YANSIMADI
Raporda, mal ve hizmet gruplarının tüketici enflasyonuna yaptığı katkılara bakıldığında tüm alt gruplara yayılmış bir fiyat artışının olmadığına dikkat çekildi. Özellikle seçimler nedeniyle ertelenen enerji zamlarının kurdaki artışın fiyatlara yansımasını geciktirdiğinin belirtildiği raporda, Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında bu zamların yapılmasıyla, hem üretici fiyatlarında hem tüketici fiyatlarında kayda değer artışların sürebileceği ifade edildi.
-ÇEKİRDEK ENFLASYONA DİKKAT
Merkez Bankası’nın faiz kararlarında dikkate aldığı, fiyat artışlarındaki temel eğilimleri gösteren H ve I çekirdek enflasyon göstergelerinde de önemli artışların yaşandığına dikkat çekilen raporda, “H çekirdek enflasyonunda” son 70 ayın; “I çekirdek enflasyonunda” ise son 54 ayın en yüksek artışının yaşandığı vurgulandı. Rapora göre çekirdek enflasyon verilerine 12 aylık olarak bakıldığında ise “H çekirdek endeksinde” yüzde 10,05 ile son 66 ayın, “I çekirdek endeksinde” yüzde 9,74 ile son 85 ayın en yüksek artışı gerçekleşti.
-MUTFAKTA YANGIN VAR
Son yağışlara rağmen yaşanan kuraklık ve pekçok bölgede görülen dolu afeti nedeniyle bu sene meyve ve işlenmemiş gıda ürünlerinin fiyatlarına ilave baskı gelebileceğinin belirtildiği raporda, “Nisan’da üretici fiyatlarının alt gruplara bakıldığında en yüksek fiyat artışının ‘meyve ve sebzeler, işlenmiş ve korunmuş gıda’ grubunda gerçekleştiği görülüyor. Bu grubun üretici fiyatları yüzde 17,2 arttı. Bu, meyve sebze fiyatlarında son 110 ayda kaydedilen (2005 Şubat ayından bu yana) en yüksek artış” denildi.
-HÜKÜMETİN AÇIKLAMALARININ İKTİSAT TEORİSİ ÇERÇEVESİNDE İZAHI ZOR
Enflasyonun görünümündeki bozulmaya karşın Hükümetin, “Bizim için kur ve faizin seviyesi enflasyondan daha önemli”, “faiz enflasyonun bir sonucu değil, sebebidir” gibi “iktisat teorisi çerçevesinde izahı zor olan” açıklamaların geldiğinin kaydedildiği raporda, ekonomi yönetiminin dar gelirli vatandaş için enflasyonun ne kadar önemli olduğunu anlayamadığı vurgulandı. Raporda, vatandaşın geliri artmazken enflasyonun artmasının satın alma gücünü erittiği belirtilerek, “Nitekim bu yılın ilk altı ayı için emekli maaşına yüzde 3,3 zam yapılmasına karşın yılın ilk dört ayında enflasyonun yüzde 5 olması, emekli aylıklarının satın alma gücünü Aralık ayına göre kötüleştirdi. Yine net asgari ücrete bu yılın ilk altı ayı için verilen yüzde 5,3’lük zam ilk dört ayda erimiş durumda” denildi.
-MEMURA ENFLASYON ZAMMI VERİLMELİ
Raporda bu sene enflasyondan en çok etkilenecek kesimin ise memurlar olacağı belirtilerek, Hükümet ile Memur-Sen arasında imzalanan toplu sözleşmeye göre memura 2014’ün tamamı için seyyanen brüt 175 TL (net 125-130 TL civarında) zam verildiği, enflasyon farkının da sözleşmede öngörülmediği anımsatıldı. Rapora göre memura verilen bu zamla 2013 sonunda 2 bin 036 TL olan ortalama memur maaşı 2014 için 2 bin 167 TL’ye çıktı, yani ortalama memur maaşına yüzde 6,4 zam yapılmış oldu. Buna karşın Merkez Bankası’nın yılsonu enflasyon tahmini yüzde 7,6; piyasanın enflasyon beklentisi ise yüzde 8-8,5 aralığında. Raporda, bu tablo karşısında 2014’te memur maaşının enflasyon karşısında erimesinin kaçınılmaz olduğu vurgulanarak, “Hükümet mutlak surette gerekli düzenlemeleri yaparak memura enflasyon farkını vermeli” denildi.
-EKONOMİ GÜNAHLARINA YENİLERİNİ EKLEYECEKLER
Ekonomide kural ve kurumların, “istikrarlı bir makroekonomik çerçeve ve rekabet gücü olan bir ekonomi için” zaruri olduğunun ifade edildiği raporda, 2001 krizinde yaşanan acı tecrübenin ardından kurallı bir ekonominin alt yapısının büyük ölçüde oluşturulduğu fakat özellikle 2007’den sonra AKP iktidarının ekonomide kurallılık adına atılmış tüm adımları ortadan kaldırmaya, kurumsal kapasiteyi yok etmeye başladığı belirtildi. 2001 krizinin ardından yürürlüğe giren Kamu İhale Kanunu’nda yapılan değişikliklere, ekonomi yönetimindeki düzenleyici ve denetleyici kurumların siyasetin içine çekilmesine, yürütme üzerinde TBMM denetiminin engellenmesine, yargı kararlarının dinlenmez hale gelmesine, Merkez Bankası’nın faiz kararlarına yapılan açık müdahalelere dikkat çekilen raporda, “Dolayısıyla ekonomiden sorumlu siyasilerin ‘Bizim için enflasyon önemli değildir’ açıklaması göz ardı edilecek masum bir açıklama değildir. Bu açıklama 2007’den sonra ekonomide işlenen günahlara yenilerinin ekleneceği anlamına gelmektedir. Türkiye ekonomide kalıcı bir istikrarı tesis etmek ve rekabet gücünü tahkim etmek için en başta hukukun üstünlüğü, kurallar ve kurumlar ile sorunu olan ve her geçen gün daha güvenilmez hale gelen bu iktidarı değiştirmek zorundadır” ifadelerine yer verildi.
Raporun Tam Metnine Ulaşmak İçin: RAPOR_No_91