-SOMA’DA HAYATINI KAYBEDEN HER MADENCİNİN AİLESİNDEN BİR KİŞİYE KAMUDA İŞ VERİLMELİ
ANKARA –CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Soma’da yaşanan facianın yaralarını sarmanın devletin görevi olduğunu, yaşamını yitiren madencilerin veya eşlerinin kredi kartı, tüketici kredisi, konut kredisi gibi borçlarının bankaların inisiyatifine bırakılmadan devlet tarafından üstlenilmesi gerektiğini belirtti. Öztrak, “Madencilerimizin ailelerinde çalışma çağında olan işsiz aile bireylerinden en az birine devlet tarafından iş imkânı sağlanmalıdır” önersinde bulundu.
Başbakan Erdoğan’ın Soma’da kendisini protesto eden bir vatandaşa “İsrail dölü” şekilnde bağırmasıyla ilgili olarak da Öztrak, “Görüntüleri izledim, Başbakan’ın söyledikleri duyuluyor. Kendi sesi olduğu da anlaşılıyor. Eğer tape ya da montaj demezse bu ülkenin Başbakanı nefret suçu işlemiştir” ifadelerini kullandı.
Öztrak, “Ağzından milli iradeyi düşürmeyen, biz millete efendi değil hizmetkar olmaya geldik diyenler, şimdi borca batırıp madenlere zimmetledikleri insanlara, onların yakınlarına kabadayılık yapmaya, yere düşen gençleri özel kalem müdür yardımcılarına tekmeletmeye başladı” diye konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Soma’da yaşanan maden faciasını değerlendirdi. Türkiye’nin yasının 3 güne sığmayacak kadar büyük olduğunu ifade eden Öztrak, Enerji Bakanı’nın verdiği rakamlara göre 302 madencinin hayatını kaybetmiş olabileceğini, bu madenle ilgili daha önce CHP’nin araştırma önergesi verdiğini, meslek odalarının da önemli uyarılarda bulunduğunu, buna karşın madeni işleten firmanın Enerji Bakanı tarafından daha 9 ay önce örnek işletme olarak gösterildiğini söyledi. Öztrak, madeni işleten firma sahibinin daha birkaç ay önce “Türkiye kömür işletmelerinin tonunu 130-140 dolara mal ettiği kömürü; ben bu madende 24 dolara çıkarıyorum” diye övündüğünü, Çalışma Bakanı’nın da Mart ayında yapılan teftişlerde eksik görmediklerini açıkladığını belirterek, “Anlaşılan işin ve işçinin güvenliğinden, madende kullanılan malzemenin niteliğinden taviz vermeden bu kadar büyük bir tasarrufun nasıl sağlandığını sorgulayan olmamış. Denetim yapanlar madenin yeryüzünde kalan kısmının pejmürdeliğini fark etmemişler” dedi.
-HÜKÜMETİN HİÇ Mİ SORUMLULUĞU YOK?
Soma’daki kömür madenini taşeron kullanarak işletme kararını alan ve çalışanların güvenliğini düşünmek yerine kazanacağı paraya odaklanan, teknik denetçiyi bile devletin değil, işletmenin çalışanı yapan hükümetin olaydaki sorumluluğuna dikkat çeken Öztrak, “CHP’nin araştırma önergesine ret oyu veren AKP’li milletvekilleri rahat uyuyabiliyorlar mı? İki yıl önce çıkardığı bir genelgeyle, madenlerin satış, kira, irtifak, takas, tahsis, devir işlemlerine izin verme yetkisini kendinde toplayan bunu da televizyonlarda ballandıra ballandıra anlatan Başbakan, madenlerin denetimini neden bakanlıklarda bıraktı? Maden ruhsatlarının verilmesinde yetkiyi kendine alan, ama aynı madenlerin denetimini bakanlara bırakan; madenlerdeki kazaların sorumluluğunu ise kadere ve işin fıtratına havale eden hükümetin başının bu olayda hiç mi sorumluluğu yok?” diye sordu.
-VAHŞİ ÖZELLEŞTİRMENİN SONUCU
Kendinden önceki hükümetlerin milletin vergileriyle yaptıkları tesisleri satıp, bütçe açıklarını kapatmayı, yandaş iş adamı yaratmayı iş bilmek sanan Hükümetin vahşi özelleştirme siyasetinin en son bedelinin Cumhuriyet tarihinin en büyük can kayıplı maden kazası olduğunu ifade eden Öztrak, olay sonrasında sergilenen kriz yönetimsizliğinin de felaketin bilançosunun artmasına sebep olduğunu belirtti.
–ILO PROTOKOLÜ NEDEN İMZALANMADI?
Türkiye’de sendikalı bir madencinin ortalama günlük yevmiyesi yaklaşık 27 dolara gelirken ABD’deki bir madencinin yevmiyesinin 260 dolar olduğunu kaydeden Öztrak, “ABD’deki madenci Türkiye’dekinin neredeyse 10 katı para kazanıyor. Buna karşılık bir milyon ton taş kömürü üretmek için hayatını kaybeden madencilerin oranı bizimkinin 361’de biri. Dünyanın en riskli işlerinden birini yapan madenciye hem hakkını vermiyoruz, hem de ABD’nin yaptığı gibi canını koruyacak tedbirleri almıyoruz” diye konuştu. Türkiye’nin halen Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Zambiya ve Zimbabve gibi Afrika’nın en az gelişmiş ülkeleri dahil 28 ülkenin imzaladığı 176 sayılı “madenlerde güvenlik ve sağlık” protokolünü imzalamadığını da hatırlatan Öztrak, “Bu protokole imza atılsa ve gereği yerine getirilseydi belki Soma’dan kömür çıkaran firma maliyetini ton başına 24 dolara indiremeyecekti ama, 302 can da bugün aramızda olacaktı. Bu protokole neden hala imza atmadığını hükümet açıklamak zorundadır” dedi.
-MADENCİLİĞİN FITRATINDA ÖLÜM YOK, SİYASETİN FITRATINDA İSTİFA VAR
Türkiye’yi 2023’te en büyük 10 ekonomiden biri yapacağını ileri süren Erdoğan’ın olayın ardından yaptığı açıklamada Soma’da yitirilen canları meşru göstermek için ülkeyi 150 yıl öncesinin İngilteresiyle, 100 yıl öncesinin ABD’siyle kıyasladığını, teknolojiyle ve etkin denetimle zaiyatın sıfıra indirilebileceğini bile bile “ölüm madenciliğin fıtratında var” dediğini kaydeden Öztrak, “21. yüzyılda ölüm madenciliğin fıtratından çıktı ama aldığı oyun yüklediği sorumluluğu yerine getiremeyen onurlu siyasetçinin görevinden istifa etmesi siyasetin fıtratında hala duruyor” dedi.
-VATANDAŞA ŞİDDET UYGULAYAN HESABINI VERECEK
Erdoğan’ın Soma’daki vatandaşların üzerine yürüdüğü, Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel’in de yerdeki vatandaşı tekmelediği görüntülere değinen Öztrak, şunları söyledi:
”Ağzından milli iradeyi düşürmeyen, biz millete efendi değil hizmetkar olmaya geldik diyenler, şimdi borca batırıp madenlere zimmetledikleri insanlara, onların yakınlarına kabadayılık yapmaya, yere düşen gençleri özel kalem müdür yardımcılarına tekmeletmeye başladı. Hübris sendromuna tutulan, yani kibir hastalığına yakalanan, ‘Ben vatandaşa değil sadece tarihe ve Allah’a karşı hesap verebilirim’ duygusunu taşıyan bu Başbakanın bunu görmesi mümkün değil. Ama bu yaşananları kabul etmek, sineye çekmek, tevili kabul etmek de mümkün değil. Acılı vatandaşlara bağıran, itip kakan, tekme atan, attıran, şiddet uygulayan bunun hesabını er geç verecektir.”
-ÖLEN MADENCİLERİN AİLELERİNE KAMUDA İŞ İMKANI ÖNERİSİ
Öztrak, Soma’da yaşanan facianın yaralarını sarmanın devletin görevi olduğunu, bazı bankalar sosyal sorumluluk çerçevesinde Soma’da hayatını kaybeden işçilerin kredi borçlarını silmiş olsa da bu işlemler bankaların inisiyatifine bırakılmadan yaşamını yitiren madencilerin veya eşlerinin kredi kartı, tüketici kredisi, konut kredisi gibi borçlarının devlet tarafından üstlenilmesi gerektiğini belirtti.Öztrak ayrıca, “Madencilerimizin ailelerinde işsiz olan çalışma çağındaki aile bireylerinden en az birine devlet tarafından iş imkânı sağlanmalıdır” önerisinde bulundu.
-BAŞBAKAN NEFRET SUÇU İŞLEDİ
Öztrak, Başbakan Erdoğan’ın Soma’da bir vatandaşa şiddet göstermesiyle ilgili görüntülerin hatırlatılması ve değerlendirmesinin sorulması üzerine, seçilmişlerin de atanmışların da maaşını vatandaşın ödediğini, kimsenin vatandaşın üzerine yürüme, hakaret etme ve tartaklama hakkı olmadığını söyledi. Özellikle Başbakanlık makamında oturan kişinin herkesi kucaklaması ve bu acılı günlerde Somalılara sahip çıkması gerektiğini söyleyen Öztrak, “Bu davranışı hiçbir şekilde izah etmek mümkün değildir” dedi.
Başbakan Erdoğan’ın olay sırasında vatandaşa “İsrail dölü” şeklinde bağırdığının belirtilmesi ve bunun bir nefret suçu olup olmadığı yönünde değerlendirmesinin sorulması üzerine de Öztrak, “Bir insana bir ırkın ismini kullanarak hakaret ediyorsanız bu nefret suçudur. Görüntüleri izledim, Başbakan’ın söyledikleri duyuluyor. Kendi sesi olduğu da anlaşılıyor. Eğer tape ya da montaj demezse bu ülkenin Başbakanı nefret suçu işlemiştir” ifadelerini kullandı.
-TÜRK MİLLETİ BUNU KALDIRMAZ
Başbakan’ın da özel kalem müdür yardımcısının da şiddet görüntülerinin sebebinin kendilerine yönelik hakaretler olduğu iddialarını da hatırlatılması üzerine Öztrak, dünyanın her yerinde siyasetçilerin eleştirildiğini, hatta yumurta atıldığını, demokratik ülkelerde siyasetçilerin protestolara karşı vatandaşlarının üzerine yürümediğini, protestocuyu yere yıktırıp özel kalemine tekmeletmediğini anlatan Öztrak, “Bunu Türk milleti kaldırmaz. Kimse bu milletin efendisi değildir. Seçildi, görevini yapması için milletin oturttuğu bir insandır. Sen kendini seçenleri, maaşını vergisiyle ödeyenleri nasıl dövebilirsin. Gereği mutlaka yapılmadır” diye konuştu.
-SON 10 YILIN YENİ ZENGİN MODELİ
Bir soru üzerine Soma’daki kömür işletmesiyle hükümet arasında ilişki olduğuna yönelik iddiaları da değerlendiren Öztrak, böyle bir olayda AKP’li milletvekillerinin ve bakanların soruşturma sonucu çıkmadan konuşmaması gerekirken maden sahibi hakkında olağanüstü hoşgörülü açıklamalar yaptığını söyledi. Madenin modern bölümünde makinelerle madencilik yapıldığını, fakat dünyada terk edilmiş emek yoğun yöntemlerle madencilik yapan bir başka bölüm daha olduğunun anlaşıldığını ifade eden Öztrak, “Bu holdingin İstanbul’da diktiği bir de kule var. Bu model son 10 yılın yeni zenginlerinin modeli” ifadelerini kullandı.
-BUNA DA CÜRET ETTİLERSE…
Soma’da gerçek ölü sayılarının gizlendiği iddialarının sorulması üzerine de Öztrak, “Bunları araştıracak namuslu müfettişler var, gazeteciler var, başta biz olmak üzere siyasi partiler var. Buna cüret ettilerse daha hangi noktalara gidebileceğimizi merak ediyorum” dedi.
-ZONGULDAK’TAKİ TRAJİ-KOMİK TABLOYA DOĞRU GİDİYORUZ
Madeni işleten firmanın yaptığı basın toplantısında kendilerinin bir ihmali olmadığı yönünde açıklama yaptığının hatırlatılması üzerine Öztrak şu değerlendirmelerde bulundu:
“Zonguldak’ta yaşadığımız traji-komik tabloya doğru yaklaşıyoruz. Maden sahibinin sorumluluğu yok. Bakanların sorumluluğu yok. Verdiğimiz araştırma önergesini reddeden AKP milletvekillerinin sorumluluğu yok. Başbakan’ın zaten hiç sorumluluğu yok. Anlaşılan yine tek sorumlu borca batmış, borcunu ödemek için çok yoğun çalışan madenciler olacak.”